...
Başlık : ALİ GÜNAY VE SON KİTABI   “ZAMANIN AYNASINDAN”
Yazar : Gülçin Göktay

Ali Günay’ın “Zamanın Aynasından”, isimli son kitabında,  ülkemizin yakın tarihinden önemli toplumsal ve siyasi olayları tarihe not düşen öyküler var. Öykülerin çoğunda, düzenin (tırnak içinde) kahramanlarına ya da kendisine göndermeler yaptığını görüyoruz. Çok özenli, akıcı ve ironik bir dile sahip olan yazarın canlandırma ve metafor kullanarak yazdığı öyküler, büyüklere masallar tadında.

Ülkenin siyasi ve toplumsal gündemini yakından izlediği anlaşılan  yazarın ironik dili ve gerçek olaylara yaptığı göndermeleri içeren  öykülerindeki muhalif duruş, hemen seziliyor.

“Mengene” öyküsünde olduğu gibi yeri geldiğinde özeleştiri yapan yazar, kendi kuşağını da kıyasıya eleştirerek hayata bakışlarındaki katılığı, tek taraflılığı ve acımasızca yapılan ötekileştirmeyi anlatırken aslında ideolojilerinde boğulan bir kuşak hakkında okurlara anlamlı mesajlar veriyor.

“Şeyini Şeyettiğimin Şeyi” adlı, suikast kurbanı Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi için yazdığı öykü, hafızası zayıf bir toplum olan bizi yakın tarihimize götürürken canımızı da acıtıyor.

Aynı şekilde yazarın “Bu Başka Bir Şey” adlı öyküsü de Türkiye'nin çabucak unuttuğu bir katliamı naif, duyarlı bir anlatımla bize bir kez daha hatırlatıyor.

“Helal Olsun”, yurdumuzun, baharında şehit olan evlatlarından birinin ağzından, kendi cenazesinde çevresindeki ilgisiz ve yabancı cemaate seslendiği bir öykü.  Şehidi tanımayan, onda hiçbir hakkı olmayan bir sürü insandan helallik isteyen imama, orada görev gereği bulunan sistemin insanlarına sitemkar bir veda olan öykü, şehidin samimiyeti, yalınlığı ve netliği ile ülkenin çarpık gerçeklerini göz yaşartıcı bir etki ile önümüze seriyor.

Yazarın  “Kuklacılar”, “Tuhaf Bir Gösteri”, “Kum ve Rüzgar”, “Çölde Bir Mola”, “Köyden Amcam Gelmiş” gibi birçok öyküsünde teması; iktidar(da) olma, iktidar olmanın dayanılmaz ve anlaşılmaz çekiciliği ile insanları insanlıktan çıkarması, yöneten ve yönetilenlerin birbiriyle çarpık ve sorunlu ilişkisi, aşağıda olup ezilenlerle aşağıdan iktidara yani yukarıya ulaşmaya çalışırken insani özelliklerini yitirenler söz konusu ediliyor.

Günay, öykülerinde usta betimlemeleri ve kurgusu ile fotoğrafik bir dil kullanıyor. Bu da öykülerin gözümüzün önünden ete kemiğe bürünerek bir film şeridi gibi geçmesini sağlıyor.

Başta da söylendiği gibi ülkemizin yakın tarihine masalsı bir anlatımla ışık tutan yazarın ışığı aslında çok da parlak değil, loş bir ışık. Çünkü konuyu, yakın tarihi bilmeyenlerin, siyasetle ilgilenmeyenlerin bu öyküleri anlamaları biraz zor. “Zamanın Aynasından” yansıttıklarını doğru okuyabilmek için, ülkenin siyasi ve toplumsal gündemini iyi bilmek ve takip etmek gerekiyor. Yazarın bunu titizlikle yaptığı, öykülerinin içeriğini oluşturan zengin konu dağarcığından anlaşılıyor.

Yazar Celal İLHAN’ın kitap hakkındaki yorumuyla yazıyı bitirelim:

“(Ali Günay) Okurunu, edebiyatın güzel, renkli bahçelerinde gezdirirken, kısa ve özlü anlatımıyla düşünmeye, çözmeye, öyküyü yaşamaya da yönlendiriyor.

Günay, her kitabında yeni şeyler söyleyebilen özgün bir yazar.

Siyasetin o bezdirici, kirli alanına girmekten sakınmıyor. Sakınmak bir yana, "Arının gözüne çöp dürtmek" deyiminde olduğu gibi, en etkili siyasetçileri bile eğretileme yöntemiyle acımazsız eleştiriyor.

Bence bu kitap, "Zamanın Aynasından", ustalığını tüm yönleriyle sergilemeyi başardığı, en yetkin eseridir Günay'ın. “

GÜLÇİN GÖKTAY KİMDİR?

Eskişehir doğumlu. Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesinden mezun olduktan sonra, aynı alanda yüksek lisans ve doktorasını tamamladı. Şu anda Nişantaşı Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesinde Dr. Öğretim Üyesi olarak çalışıyor.

Yirmi yılı aşkın süredir öyküyle uğraşıyor. Ankara'da çeşitli okuma-yazma atölyelerine katıldı, Öykü Günleri Derneği üyesi  olarak öykü etkinliklerinde yer aldı. Öyküleri ve inceleme yazıları çeşitli dergilerde ve internet sitelerinde yayımlandı, bir öyküsü Sabahattin Ali Öykü Yarışması’nda mansiyon ödülü aldı. Yayımlanan “Gelincik Kutusu” ve “Sazlıkların Arasında” adlı  iki öykü kitabı, bir de hâlâ üzerinde çalıştığı  bir öykü dosyası var. Bulut Yazar isimli e-edebiyat dergisinin Yayın Kurulunda yer alıyor.

Sayfa : 7