Başlık : Aşk Sözlüğü Üzerine…
Yazar : Ş.Nezih Kuleyin
Bana böyle bir kitabı neden yazdığımı soranlara, kitabımın ön sözünde olduğu gibi, uzunca bir yanıt veriyorum şöyle ki;
İnsanın aşk dışında hiçbir kavramı aşk kadar zenginleştiremediğini fark ettim. İnsan zekâsının en yoğun biçimde yoğrulmasının bir sonucu muydu aşk?
Bence evet.
Eğer öyle olmasaydı;
Kim “ her gece Heybeli de mehtaba çıkar”
Kimin “dudaklarından doğardı şafaklar ve güneşler”
Kime “yazılırdı şarkılar”
Nasıl bilinmezdi “şarkının kimin için yazıldığı”
Hangi “ipek saçtan nem, gül dudaktan kahkaha dökülürdü”
Neden “dertler ummana dökülür, asumana inlenirdi”
Niçin “kalırdı insan, aşkın karanlık yollarında”
Niye “kimse bilmezdi aşka düşenin hâlini”
Ve âşık neden beklerdi “bir teselli gönlündeki bin yaraya”?
Neden, nasıl, niçin, kim, kime, kiminle, kimden, niye, hangi ve nereden doğdu bu aşk?
Sorular bitmiyor.
Yanıtlar yetmiyordu.
İçinden çıkmanın tek bir yolu vardı ve “bilimsel düşünmeye karar vermeliyim” dedim kendi kendime.
Ve insanlığın bildiği en eski bilimsel metodu kullanmaya karar verdim.
Maddeyi elementlerine ayırmak ve elementleri de atomlara.
Ve aşkı yaşatan şiirlerin aşkın elementi olduğuna karar verdim şarkılar ve türkülerde şiirin türeviydi.
Şiirin atomları ise aşk sözcükleriydi. Her atom kendi içinde bir dünyaydı. Ben yazdım, yazarken de duyumsadım.
Bu kitap, sözlük hâline getirilmiş laboratuvar raporlarından oluşmaktadır, karar sizin.