...
Başlık : TÜRK YAZININDA BAHAR GÖNDERMESİ ÜZERİNE
Yazar : Ş.Nezih Kuleyin

Bahar üstüne yazmak istedim, bu yıl karantinada geçirip hiçbir güzelliğini duyumsayamadığımız yazınımızın gizemli sözcüğü; bahar üstüne.
Tüm eski takvimlerde yılbaşı hepimizin bildiği gibi yirmi bir marttır. Her şey o zaman başlar toprak canlanır, ağaçlara su yürür, kış uykusuna yatan hayvanlar uyanır, eski inançlara göre cezasını çekmiş olan ruhlar yeniden dünyaya dönerler. Yeni bir gün başlar bu günün diğer günlerden farkı aydınlık olduğu sürenin daha fazla olmasıdır.
Bahar sadece bu kadar yükü taşımaz, o gençliktir. Yaşlılık ise sonbahardır yani hazan. Onun için Melahat Pars o ünlü bestesinde şöyle demektedir;

Ben gamlı hazan sense bahar dinle de vazgeç
Sen kendine kendin gibi bir taze bahar seç
Olmaz meleğim böyle bir aşk bende vakit geç
Sen kendine kendin gibi bir taze bahar seç

Bahar sevdanın habercisidir. Aşık’a sevgili her haliyle daha güzel görünmeye başlar. Necati’den dinleyelim.

Ko dağılsın ruhun üstüne perişan zülfün
Çünkim eyyamı-bahar olucak artar sevda

Bahar umudun ve iyi günlerin habercisidir. Kurtuluş savaşı yıllarında İstanbul işgal altındadır ve bahar yaklaşmaktadır. Bahar işgal altında inleyen bir ulusa ne verebilir ki. Halide Nusret Zorlutuna o müthiş şiirini yazar;“Ağla Bahar”.
Şiir şöyle başlar

Doldun mu kalbime, yine her sene gibi
 O nazlı renklerinle, çiçeklerinle bahar
Üstünde dolaştığın toprağı dinle, bahar
Her zerresi taşıyor binlerce şehit kalbi,
Gülme bu sene bahar, bağır, ağla bu sene….
Bahar tek başına insanın hem duygusal hem de fiziksel olarak yeni bir devinim içerisine girmesinin en önemli nedenlerinden birisi haline gelebilir. Bu durumundan etkilenen en önemli şairlerimizden birisi şüphesiz Orhan Velidir. Baharın kendisine nasıl bir dert açtığını anlatır bize, “Derdim Başka” diyerek.
Sanma ki derdim güneşten ötürü;
Ne çıkar bahar geldiyse?
Bademler çiçek açtıysa?
Ucunda ölüm yok ya.
Hoş, olsa da korkacak mıyım zaten
Güneşle gelecek ölümden?
Ben ki her nisan bir yaş daha genç,
Her bahar biraz daha âşığım;
Korkar mıyım?
Ah, dostum, derdim başka.
Ömrünün sonuna gelen yaşlılar için ise bahar o yaşadıkları güzel duyguları tekrar hatırlamalar için bir nedendir. Bu duygusunu şöyle aktarmıştır bize Veled Çelebi.
Çoktan hazana ermiş iken nev-bahar-ı ömr
Hala bahar arar gezerim mest-i ser-nigün
Ahmet Arif için bir yandan  “görüşmeciden gelen yeşil soğan memleketin dağlarına bahar geldiğinin” diğer yandan sevgiliye özlemin yeniden depreştiği günlerin başlangıcıdır.
Nazım Hikmet, yeniden umutlanmanın bir başka göstergeleriyle gelen bahara şöyle seslenir,  “Bir Cezaevinde, Tecritteki Adamın Mektupları”ndan.
Dışarda bahar geldi karıcığım, bahar.
Dışarda, bozkırın üstünde birdenbire
taze toprak kokusu, kuş sesleri ve saire…
Dışarda bahar geldi karıcığım, bahar,
dışarda bozkırın üstünde pırıltılar…
Ve içerde artık böcekleriyle canlanan kerevet,
suyu donmayan testi

Hayallerimizin mevsimi bahara yeni umutlarla hoş geldin diyelim.

 

 

 

 

 

Sayfa : 13