...
Başlık : ÇOCUKTUM UFACIKTIM
Yazar : Hüseyin Rayif Kızılaslan

 

Çocuktum, ufacıktım,

Ufuk kandan emanet,

çalmıştı kızıllığını,

Saf günlerimiz, alabildiğine çocukça,

Taş sektirdiğimiz Akçay’ın kıyısında,

Yüzdüğümüz gözeler, su çukurları, dere bentleri,

Tepecik, Atanaz deresinde,

Toplarken sahilden,

kabukları deniz minarelerini,

kulağımıza tuttuğumuz,

İda'dan, Şahindere'sinden,

bir esinti, bir esinti,

Ürpertirdi yanık sıska bedenlerimizi,

Tarifsiz, misler gibi havayı kovalayıp önüne,

Biz ne vakit büyüdük anne?

Sahibi kimliksiz,

çığlıkların,

karanlık mı

karanlık koridorlarda,

bodrum katı işkence sorgu odalarında,

zindandan,

çarmıha gerili, DAL da,

Erkekliğim sakatlanmış cereyanda,

Havada,

zamanın asılıp kaldığı anda,

Geliyorum,

Erdal'ın,

Adalı'nın,

Hoyrat bir çiçek gibi,

bahara varmadan,

dalından koparıldığı,

çiğnendiği yaşamların,

anlardan geliyorum,

Geliyorum ya,

fark etmemişim hiç,

gençliğim kayıp gitmiş avuçlarımdan,

hayıflanmaya vaktim yok,

Zoolar, strasseler,

apartman boşlukları,

yatağım, yorganım,

tek öğünüm,

Evanglische Klisesi,

önünde beklerim,

sabah merhamet kardeşlik çorbasını,

ihtiyar rahibenin avuçlarından dökülen,

Köksüz kökensiz bitkinin,

savrulduğu yel önünden,

Coğrafyamdan vatanımdan,

ölüm acısı kadar kavurup yakıcı,

Dağlar denizler yollar var arada,

Hasretin sol cevahirime,

Allahsız döşeli mayın tarlası gibi oturduğu,

Patlayan mayınlarını

aşkları sevdaluk

KADINLARI,

DARMADAĞIN ETTİĞİ,

Diline dişine aşına uzak,

yabay mı yabay,

toprak, coğrafyadan,

Binler yılı yol yorgunluğu ile geliyorum,

koşuyor yüreğimdeki delişmen yılkı atları,

Ruhumu örseliyor,

delik deşik ediyor,

tarifsiz bir yerlerimi,

Üzülmeye darılmaya yanmaya hiç mi hiç vaktim yok,

Ömrümce nefesim yettiğince,

saldırdım yel değirmenlerine,

yinede,

saldırıyorum delice,

hırsla,

yenildim hep,

kimbilir ,

birgün,

devrim olur,

yenerim diye…

 

Eylül 1980-2021

(Bu şiir yol arkadaşlarıma adanmıştır.)

Sayfa : 18